12. SINIFLAR İÇİN HAZIRLAMIŞ OLDUĞUM DERS NOTLARI SAYFAMA HOŞ GELDİNİZ

14 Kasım 2011 Pazartesi

SAF ŞİİRİ ETKİLEYEN AKIMLAR

SAF ŞİİR (ÖZ ŞİİR) ANLAYIŞINI BENİMSEYEN ŞAİRLERİN ETKİLENDİĞİ AKIMLAR

GİZEMCİLİK: İnsanın mantık ve akıl yürütme yoluyla erişemediği ilahi ve doğa üstü denilen gerçekleri derin bir sezgi ile arama yoludur. İnsanoğlu akıl yoluyla kavrayamayacağı Tanrı’yı ancak metafizik ve sezgiyle kavrayabilir.

SEMBOLİZM (SİMGECİLİK):19. yüzyılın ikinci yarısında parnasizme tepki olarak ortaya çıkmış bir akımdır. Parnasyenler insan duygularına, izlenimlere önem vermiyorlardı Onlar için önemli olan gerçekti, düşüncelerdi. Sembolistler bu anlayışa karşı çıkmış, duygusallığa, insanın iç dünyasına yönelmişlerdir. Onlara göre somut varlıklar, dış dünya ile insanın duyuları arasında köprü kurmaya yarayan birer simgedir. Çünkü dış gerçek ancak insanın algılayış biçimiyle var olur. Yani insan onu nasıl algılıyorsa öyle değerlendirilir. Sembolistler, semboller aracılığıyla dış çevrenin insan üzerindeki etkilerini ve izlenimlerini anlatmışlardır.
Şiiri sessiz bir şarkı olarak tanımlamışlar ve müziği şiirin amacı durumuna getirmişlerdir. Onlara göre şiir düşüncelere değil duygulara seslenmelidir; çünkü şiir bir şey anlatmak için yazılmaz.
Şiirde anlam kapalı olmalıdır ve herkes kendince yorum getirebilmelidir. Sözcüğün anlam değerinden çok müzikal değeri önemlidir. Anlam kapanıklığı ve farklı çağrışımlar yaratabilme amacı, bol bol mecaz ve istiarelerin kullanılmasına yol açmış, dolayısıyla dil de ağırlaşmıştır.
Gerçeklerden kaçma, hayale sığınma, çirkinlikleri hayal yardımıyla güzelleştirme, bunlara bağlı olarak ortaya çıkan karamsarlık, sembolizmin en belirgin özelliklerindendir.
Durgun sular, ay ışığı, alacakaranlık, tan ağartısı, perdede gezinen gölgeler ve ölüm başlıca temalarıdır. Lirizm, bu anlayışın en önemli ögesi durumundadır.
Parnasyenlerin genellikle "sone" nazım biçimini kullanmalarına karşın, sembolistler daha çok serbest nazım biçimlerine yönelmişlerdir.

Sembolizmin Özellikleri:
1. Sembolizm, şiire duygu ve hayali getirmesi yönüyle romantizmle benzerlik taşır. Diğer benzer yan her iki akımın da öznel oluşudur. Bu benzerliklere karşın sembolistler, kendilerinden önceki tüm şiir anlayışlarına karşı çıkmışlardır.
2. Sembolistler, dış dünyanın görüntülerini somut nesnel gerçeklikleriyle değil de; bu görüntülerin sezgilerinden, izlenimlerinden yansıyan niteliklerini şiire aktardılar. Duyguların, dış dünyayı ancak olduğu gibi değil, onu değiştirerek ulaştırabileceğini düşündüler.
3. Sembolist ozanların doğa görüntülerini yarı aydınlık ortamlar oluşturur: sararmış yapraklar, akşamın alacakaranlığı, durgun göller, kızıl gün batımı, ay ışıklı geceler.Bu görüntülerde net değil, neredeyse, tül bir perdenin ardından yansıyan biçimiyledir.
4. Sembolistler, sembol ve mecazlarla dolu kapalı bir anlatımı seçtiler. Herkesçe farklı algılanabilecek yorumlanabilecek şiiri hedeflediler.
5. Sembolizmin şiir anlayışı: Şiiri sözcüklerle yapılmış bir beste olarak gördüklerinden, şiirde müzikselliğe önem verdiler. Ölçü, uyak biçimsel özellikleri ikinci planda düşündüler. Şiirdeki müziği özle biçim arasında bir uyum öğesi olarak gördüler.
6. Sembolistler "sanat için sanat" görüşüne bağlı kalarak toplumsal, siyasal sorunlara uzak durdular.
7. Sembolizmin ilkelerini, Stephen Mallarme oluşturmuş, bildirgeyi ise Jean Moreas yayımlamıştır. Sembolizmin öncüsü ise bu akımın ortaya çıkışından önce ürünler veren Charles Boudelaire'dir. En önemli temsilcileri: Stephen Mallarme, Charles Boudleaire, Paul Valery, Paul Verlaine ve Arthur Rimbaud’dur.
8. Sembolizm şiir akımlarından biridir.
9. Günlük dilin dışında sembol, imge ve mecazlarla yüklü bir dil kullanılmıştır.
10. Şiirlerin teması kaçmak, kurtulmak, uzak diyarlara özlemdir.

            Divan Edebiyatında Şeyh Galip’in bazı şiirlerinde sembolizmin özellikleri görülse de Türk Edebiyatında batılı anlamda ilk örneklerini Servet-i Fünun Döneminde Cenap Şahabettin vermiştir. Sembolizmin gerçek anlamda etkisinde kalan ise Ahmet Haşim olmuştur. Yahya Kemal Beyatlı, Ahmet Hamdi Tanpınar, Ahmet Muhip Dıranas, Cahit Sıtkı Tarancı gibi şairler de bu akımdan etkilenmişlerdir.

İZLENİMCİLİK (EMPRESYONİZM): 19. Yüzyılın sonlarında önce resim sanatında kullanılan. Daha sonra da edebiyatta görülen, sembolizmin uzantısı olarak kabul edilen bir akımdır. Bu akımda dış dünya gerçeğinin tam ve doğru olarak algılanamayacağı ileri sürülüp bu gerçeğin sanatçıdaki izlenimleri esas alınmış; bir “AN”ın geçici izlenimleri aktarılmıştır. Sanatçılar dış dünyayı olduğu gibi değil, kendi algıladıkları biçimde aktarırlar. En önemli temsilcileri: Arthur Rimbaud, Paul Verlaine, Rainer Maria Rilke’dir. Türk Edebiyatında ise Ahmet Haşim’dir.

5 yorum:

  1. öz şiir anlayışının etkilendiği fikir akımları akımları niye yok

    YanıtlaSil
  2. Can Yücel Sevgi Duvarı Şiiri
    Sen miydin o yalnızlığım mıydı yoksa
    Kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
    Dilimizde akşamdan kalma bir küfür
    Salonlar piyasalar sanat sevicileri
    Derdim günüm insan içine çıkarmaktı seni
    Yakanda bir amonyak çiçeği
    Yalnızlığım benim sidikli kontesim
    Ne kadar rezil olursak o kadar iyi
    Kumkapı meyhanelerine dadandık
    Önümüzde altınbaş altın zincir fasulye pilakisi
    Aramızda görevliler ekipler hızır paşalar
    Sabahları açıklarda bulurlardı leşimi
    Öyle sıcaktı ki çöpçülerin elleri
    Çöpçülerin elleriyle okşardın beni
    Yalnızlığım benim süpürge saçlım
    Ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi
    Baktım gökte bir kırmızı bir uçak
    Bol çelik bol yıldız bol insan
    Bir gece sevgi duvarını aştık
    Düştüğüm yer öyle açık seçik ki
    Başucumda bir sen varsın bir de evren
    Yalnızlığım benim çoğul türkülerim
    Ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi.
    Can Yücel Sevgi Duvarı Şiiri

    YanıtlaSil
  3. hgggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggggg

    YanıtlaSil